Murathan Mungan, İstanbul Kitap Fuarı'nda Okurlarıyla Buluştu

42. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı'nda Onur Yazarı Murathan Mungan

Yazar ve şair Murathan Mungan, bu yıl 'Edebiyatın Her Hali' temasıyla düzenlenen 42. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı kapsamında okurlarıyla bir araya geldi. Fuarın onur yazarı olan Mungan, TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi Marmara Salonu'nda gerçekleştirilen ve Faruk Şüyün'ün yönettiği 'Murathan Mungan'ın Her Hali' başlıklı söyleşide edebiyat serüvenine dair değerlendirmelerde bulundu.

Mungan, yıl boyunca katıldığı etkinlikler ve aldığı ödüllerin kendisi için keyifli olduğunu belirterek, bu yoğunluğun aynı zamanda yorgunluk da getirdiğini ifade etti. Yaklaşık 50 yıllık yazarlık hayatı boyunca üretimi hiç bırakmadığını vurgulayan Mungan, bu sürecin kendisine zamanla olgunluk kazandırdığını dile getirdi.

Yaşam Döngüsü ve Yazarlık Deneyimi

Söyleşide yaşamın insanlara zamanla ölçü kazandırdığını anlatan Mungan, görünür mesleklerde yer alan kişilerin hayatlarının sanıldığı kadar farklı olmadığını söyledi. Yazarlık sürecinde edindiği deneyimlerin kendisine içsel bir disiplin kazandırdığını belirten Mungan, yaş almanın beraberinde kabullenme ve hoşgörü getirmesi gerektiğine dikkat çekti.

Edebiyatta Seçme ve Vazgeçme Süreci

Son kitabı 'Çağ Geçitleri' öncesinde çok sayıda şiiri yayımlamaktan vazgeçtiğini aktaran Mungan, bunun yazarlıkta olgunlaşmanın bir parçası olduğunu ifade etti. Şiir, öykü ve roman gibi farklı türlerin kendine özgü bir dil yapısı bulunduğunu vurgulayan Mungan, türler arasında geçişin ciddi bir zihinsel hazırlık gerektirdiğini dile getirdi.

'Tekrar Etmemek Yazarlık Ahlakıdır'

Yazar, daha önce büyük ilgi gören eserlerinin benzerlerini üretme yoluna gitmediğini belirterek, bunu yazarlık sorumluluğunun bir parçası olarak gördüğünü söyledi. 'Bir kalemi 50 yıl diri tutmak kolay değil' ifadesini kullanan Mungan, üretkenliğin temelinde sürekli çalışmanın yer aldığını kaydetti.

Yeni Roman Çalışmaları Gündemde

Mungan, hâlihazırda üzerinde çalıştığı iki büyük roman projesi bulunduğunu da paylaştı. Bunlardan birinin geçici adı 'Bir İstanbul Romanı' olan ve 1841'den 1979'a uzanan geniş bir zaman dilimini kapsayan kapsamlı bir çalışma olduğunu aktardı. Diğer projenin ise 'Şairin Romanı' evreninde geçen, distopik bir anlatı olduğu bilgisini verdi.

Kaynak: AA