İzmir'de elektrik akımı ölümleri davasının gerekçesi açıklandı

İzmir'de elektrik akımı ölümleri davasının gerekçesi açıklandı

Mahkeme, kablo derinliği ve ihmallerin ölümlerde belirleyici olduğunu vurguladı

İzmir'de elektrik akımı davası kapsamında açıklanan gerekçeli kararda, Konak ilçesinde sağanak sırasında su birikintisine basarak yaşamını yitiren iki kişinin ölümünde birden fazla kurumun ciddi ihmali bulunduğu belirtildi. İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesi, 30 sanığa verilen hapis cezalarının ve 9 sanık hakkındaki beraat kararının nedenlerini ayrıntılı biçimde açıkladı.

Kararda, yeraltı elektrik kablolarının projede öngörülen 70 santimetrelik derinlikte olmadığının tespit edildiği, bu şartlara uyulsaydı olayın yaşanmayacağının açık olduğu vurgulandı. Bu tespit, mahkemenin kusur değerlendirmesinde temel dayanaklardan biri oldu.

Uyarıya rağmen önlem alınmaması bilinçli taksir sayıldı

Gerekçeli karara göre, GDZ Elektrik'te operasyon takım mühendisi olarak görev yapan Abdülkadir Satık, olaydan günler önce kurum içi bildirim sistemine 'yerden geçen kablolardan duman çıktığı ve mazgala su giderse elektrik çarpması riski oluşacağı' yönünde not düştü. Ancak bu uyarıya rağmen herhangi bir tedbir alınmadı.
Bu nedenle sanığın İzmir'de elektrik akımı davası kapsamında 2. derece asli kusurlu olduğuna hükmedildi.

Mahkeme ayrıca İZSU'nun 3 ve 4 Ocak tarihlerindeki çalışmalarında yağmur suyu rögarlarının montajı sırasında kablolara zarar verdiğini, buna rağmen riskin azaltılması için iki kurum arasında koordinasyon sağlanmadığını belirtti.

Bakım eksikliği ve çamurla dolan ızgaralar tehlikeyi büyüttü

Kararda, İZSU'nun bakımını üstlendiği yağmur suyu ızgaralarında ciddi yetersizlik olduğu, ızgaraların pislik ve çamurla dolarak çöktüğü, bu çökme nedeniyle kaçak akım taşıyan kablolarla temasın gerçekleştiği aktarıldı.
Mahkeme, bu zincirleme ihmalin ölümle sonuçlanan kazanın ana nedeni olduğunu ifade etti.

Kusur derecelerine göre cezalar kademeli uygulandı

Sanıklar arasında yapılan kusur ayrımına değinen mahkeme, birinci ve ikinci derecede kusurlu olanların sonucu öngörmelerine rağmen gerekli özeni göstermemeleri nedeniyle bilinçli taksirle sorumlu tutulduklarını belirtti.
Üçüncü ve dördüncü derece kusurluların ise öngörülebilir riski dikkate almadan hareket etmeleri sebebiyle basit taksir kapsamında cezalandırıldığı kaydedildi. Cezaların alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi de fiillerin ağırlığıyla bağlantılı olarak açıklandı.

Ölümlerin ardından başlatılan süreç geniş kapsamlı soruşturmayla ilerledi

12 Temmuz 2024'te Alsancak'ta yaşanan olayda, 23 yaşındaki Özge Ceren Deniz su birikintisine basınca elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmiş, onu kurtarmaya çalışan 44 yaşındaki İnanç Öktemay da aynı şekilde yaşamını yitirmişti.
Bilirkişi raporları, GDZ Elektrik ve İZSU arasındaki koordinasyonsuzluğu kazanın temel nedeni olarak göstermiş ve bu bulgular İzmir'de elektrik akımı davası sürecinin seyrini belirlemişti.

Soruşturma kapsamında 46 kişi gözaltına alınmış, yargılama sürecinde tutuklamalar ve tahliyeler yaşanmıştı. Karar duruşmasında 30 sanığa 4 yıl 2 ay ile 10 yıl arasında değişen cezalar verilirken, 9 sanık ise beraat etmişti.