Boşanma Aşamasındaki Eşini Öldürmeye Giden Şahıs, Dehşet Saçtı

Kayseri'de boşanma aşamasında olduğu eşi Yasemin Şahan'ı öldürmek amacıyla gittiği apartmanda, karşılaştığı apartman görevlisinin eşi Melek Gül'ü (36) bıçaklayarak öldüren emekli başçavuş İlhan Şahan hakkında yeni detaylar ortaya çıktı. Şahan'ın yıllardır eşine şiddet uyguladığı, tehdit mesajları gönderdiği, aile bireylerine saldırdığı ve uzaklaştırma kararlarına rağmen takibini sürdürdüğü belirlendi.

Olay anı

Cinayet, 8 Aralık sabahı Melikgazi ilçesi Köşk Mahallesi Eser Sokak'taki 14 katlı binada meydana geldi. Boşanma aşamasındaki eşi emekli hemşire Yasemin Şahan'ı (48) öldürmek için apartmana giren İlhan Şahan, kapı önünde karşılaştığı apartman görevlisi Hüseyin Gül'ün eşi Melek Gül ile tartıştı. Tartışmanın büyümesi üzerine yanında getirdiği bıçakla Gül'ü ağır yaraladı.

Şahan daha sonra Yasemin Şahan'ın yaşadığı dairenin kapısını baltayla kırmaya çalıştı ancak içeri giremeden olay yerinden kaçtı. Ağır yaralanan Melek Gül, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.

Şahan, olaydan kısa süre sonra jandarmaya teslim oldu ve çıkarıldığı sulh ceza hakimliğince tutuklandı. Melek Gül, memleketi Kahramanmaraş'ta toprağa verildi.

Yasemin Şahan: 'Beni yıllardır işkence ve tehditlerle yaşattı'

Cinayetin hedefi olan Yasemin Şahan, DHA'ya yaptığı açıklamada yıllardır korku içinde yaşadığını söyledi.

'İlhan Şahan bana yıllardan beri zulmediyordu, işkence yapıyordu. Beni çocuklarımla birlikte öldürmekle tehdit ediyordu. Evime kamera yerleştirdi, telefonumu kopyaladı; tüm aramalarım ve mesajlarım kendi telefonuna düşüyordu.' dedi.

Sığınma evi, kaçış ve Kıbrıs süreci

9 Haziran 2024'te yaşanan şiddetli bir tartışmanın ardından polis çağırdığını ve sığınma evine yerleştiğini belirten Şahan şunları anlattı:

Eşine 2 ay uzaklaştırma verildi.

Oğlunun desteğiyle 10 Haziran'da Kıbrıs'a taşındı.

Adresi kimseyle paylaşmamasına rağmen Şahan'ın izlerini bulduğunu ve çevreyi tehdit ettiğini söyledi:
'Telefon numaralarımızı değiştirdik ama ulaştı. Bize yardım edenleri bile tehdit etti.'

Yasemin Şahan'ın anlatımına göre İlhan Şahan bu süreçte:

Banka kartlarını iptal ettirdi,

Oğlunun okul işlemlerini engellemeye çalıştı,

Hatta çocuğun kimlik kartını bile iptal ettirdi.

Defalarca saldırı, uzaklaştırma kararları ve ihlaller

Yasemin Şahan'ın iddialarına göre İlhan Şahan, Türkiye'ye döndükten sonra da şiddetini sürdürdü:

Kayınvalidesinin kafasını çekiçle yaraladı, bu nedenle 2 ay cezaevinde kaldı.

Evin önüne sık sık geldi, kapıyı zorladı.

6 aylık uzaklaştırma kararını defalarca ihlal etti.

'Her seferinde polisi aradım ama hiçbir caydırıcı işlem yapılmadı. Yalvarıyordum, beni öldürecek diyordum.' dedi.

Cinayet günü: 'Baltayla kapıya vurdu, oğlumla birlikte ölümden döndük'

Olay sabahını gözyaşları içinde anlatan Yasemin Şahan:

'08.45'te elektrikler kesildi, onun geldiğini hissettim. Kapıyı kontrol ettiğimde binada elektrik olduğunu fark ettim. Tam o sırada asansör bizim kata çıktı. Kapıyı kapatır kapatmaz baltayla kapıya vurmaya başladı. 'Polisi arıyorum' dedim ama durmadı.' diye konuştu.

Oğlunun da müdahale etmeye çalıştığını söyleyen Şahan, kapının kırılmak üzere olduğunu, ancak polis çağırdıklarını fark eden Şahan'ın kaçtığını anlattı.

'Bize işkence çantasını hazırlamış: kelepçe, bez parçası, pense…'

Olay sonrası gelen bilgilerle büyük bir şok yaşadığını belirten Yasemin Şahan:

'Çantasında beni öldürmek ve işkence etmek için her şey varmış; kelepçe, ağzımı tıkamak için bez, tırnak çekme pensesi, ip… Bizi öldürmeye gelmişti.' dedi.

Apartmandan çıkarılmak istendi: 'Bunca acının üstüne bir de bu…'

Cinayetten 3 gün sonra bina yönetiminin oğlunu karşısına alarak taşınmalarını istediğini söyleyen Şahan karara tepki gösterdi:

'Ben bu eve zaten mecburiyetten geldim. Eşim, evi satmamam için şerh koydurmuş. Maddi olarak çıkamıyorum. 40 kişi oğlumun karşısına geçip binadan çıkmamızı söylemiş.' dedi.

Yasemin Şahan, Melek Gül'ün ailesi için büyük üzüntü duyduğunu belirterek sözlerini şöyle tamamladı:

'Ben de ölebilirdim. Çocuğum da ölebilirdi. Polisin müdahalesi için bir masum kadının öldürülmesi mi gerekiyordu? Melek Hanım'ın ailesine sabır diliyorum; onların acısını paylaşıyorum.'