Hong Kong'da Yasama Konseyi Seçimine Katılım Oranı Yüzde 31,9 Oldu

Hong Kong Özel İdare Bölgesi'nde seçim yasasında yapılan kapsamlı değişikliklerin ardından düzenlenen ikinci Yasama Konseyi seçiminde, katılım oranı yüzde 31,9 olarak açıklandı. 2021'de yapılan ilk seçimden daha yüksek bir oran yakalansa da katılım, değişikliklerden önceki yıllara göre düşük seviyede kaldı.

4,1 Milyon Seçmenden 1,31 Milyon Kişi Sandığa Gitti

Kayıt ve Seçim Ofisi verilerine göre, 20 coğrafi seçim çevresinde genel oyla belirlenen sandalyeler için yapılan seçimde katılım yüzde 31,9 olarak gerçekleşti. Kentte kayıtlı 4,1 milyon seçmenden 1,31 milyonu oy kullandı.

2021'deki düzenlemelerin ardından yapılan ilk Yasama Konseyi seçiminde katılım yüzde 30,2 olmuştu. Ancak bu oran, değişiklikler öncesi yapılan seçimlerle kıyaslandığında düşük kalmaya devam ediyor. 2012'de katılım %53,05, 2016'da ise %58,28 olarak kaydedilmişti.

Seçimde toplam 161 aday, Yasama Konseyi'nin 90 sandalyesi için yarıştı.

Hong Kong'da Seçim Sistemi Nasıl İşliyor?

Hong Kong'daki güncel seçim sisteminde sadece 20 sandalye doğrudan halk oyuyla belirleniyor.
Bunun dışında:

• 1500 üyeli Seçim Komitesi 40 üyeyi seçiyor.
• İş, meslek ve sektör temsilcilerinden oluşan gruplar ise 30 üyeyi seçiyor.

Bu yapı, genel oy kullanımını azaltması nedeniyle yıllardır tartışmalara konu oluyor.

Seçim, Hong Kong'da derin bir üzüntü yaratan Tai Po yangınının hemen ardından gerçekleştirildi.
26 Kasım'da Wang Fuk Sitesi'nde çıkan yangında 159 kişi hayatını kaybetmiş, 8 apartmandan 7'si alevlere teslim olmuştu. Yangın, Hong Kong'da son 70 yıldaki en büyük can kaybına neden olan felaket olarak kayıtlara geçti. Olayla birlikte kentte 17 yıl sonra ilk kez 5. seviye alarm verildi.

Bu nedenle seçim, hem halkın hükümete olan güveninin ölçülmesi hem de yönetimin kriz yönetimi kapasitesinin sorgulandığı bir döneme denk geldi.

Çin Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi, 30 Mart 2021'de Hong Kong'un seçim sisteminde önemli revizyonlara gitti.

Yapılan düzenlemelerle:

Yasama Konseyi'nin sandalye sayısı 70'ten 90'a çıkarıldı.

Doğrudan seçimle belirlenen sandalye sayısı 35'ten 20'ye düşürüldü.

Baş Yönetici'ni seçen Seçim Komitesi'nin üye sayısı 1200'den 1500'e çıkarıldı. Komitenin Yasama Konseyindeki 40 sandalyeyi doğrudan belirlemesine karar verildi.

Kalan 30 sandalye, iş dünyası ve meslek temsilcilerinden oluşan gruplar tarafından seçiliyor.

Bu değişiklikler, Pekin'in Hong Kong üzerindeki kontrolünü artırdığı gerekçesiyle uluslararası çevrelerde eleştirilmeye devam ediyor.

Hong Kong, 1898'de imzalanan kira sözleşmesiyle uzun yıllar İngiltere yönetiminde kaldıktan sonra 1997'de Çin'e devredildi.
Devir anlaşmasıyla bölgeye 2047'ye kadar:

Basın ve ifade özgürlüğü,

Akademik özgürlük,

Serbest toplanma hakkı, bağımsız yargı ve idari yapı gibi temel haklarını koruma güvencesi verilmişti.

'Bir ülke, iki sistem' modeliyle yönetilen Hong Kong, Çin'e bağlı olmasına rağmen kendi para birimini, hukuk sistemini, resmi dilini ve idari yapısını kullanıyor. Ancak Pekin yönetiminin özellikle Ulusal Güvenlik Yasası sonrası attığı adımlar, bölgenin özerkliğini aşındırdığı gerekçesiyle eleştiri almayı sürdürüyor.